
Okyanusların yükselme hızı son 13 on yılda 2 katına çıktı. Yeni araştırmaya göre, okyanusların yükselme hızı mevcut eğilimlerle 2100 yılına kadar tekrar 2 katına çıkacak ve yılda yaklaşık 1 santimetre ulaşacak.
Araştırmanın başındaki isim olan, İngiltere’deki Durham Üniversitesi Profesörü Chris Stokes, “Küresel ısınmayı 1,5 santigrat derece ile sınırlamak büyük bir başarı olurdu. Ancak bu hedefe ulaşılsa bile, deniz seviyesindeki artışın uyum sağlanması çok zor olan oranlara ulaşması muhtemel” dedi.
Deniz duvarları gibi koruyucu önlemler olmazsa, 2050 yılına kadar deniz seviyesinde 20 santimetre ek artış söz konusu olacak. Önceki araştırmalara göre bu, dünyanın en büyük 136 kıyı kentinde yıllık yaklaşık 1 trilyon dolarlık sel hasarına neden olacak.
Yaklaşık 230 milyon insan deniz seviyesinden bir metre uzaklıktaki karada yaşıyor. 1 milyardan fazla insan ise 10 metre içinde yaşıyor. Deniz seviyesindeki artış; buzul tabakalarının ve dağ buzullarının parçalanması, iklim değişikliğinden kaynaklanan aşırı ısının %90’ından fazlasını emen ısınan okyanusların genişlemesi tarafından eşit ölçüde yönlendiriliyor.
Stokes ve ekibi dünyanın yüzey sıcaklığının 20 yıldır sanayi öncesi seviyelerin 1,2 santigrat üzerinde olduğunu ve bunun önümüzdeki yüzyıllarda okyanus su seviyesini birkaç metre yükseltmeye yeteceğini belirtti. Dünya, yüzyılın sonuna kadar sıcaklıkların 2,7 santigrat derece yükseldiği bir senaryoya doğru gidiyor.
Dönüm noktalarıBM tarafından uygulanan Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) son büyük iklim değerlendirmesinden bu yana bilimsel literatürü inceleyen Stokes ve ekibi, buzul tabakalarının yükselen denizlere yaptığı katkıya odaklandı. IPCC, 2021’de insanlığın sera gazı emisyonlarını ne kadar çabuk azaltacağına bağlı olarak 2100 yılına kadar “muhtemel” deniz seviyesi yükselmesini 40-80 santimetre olarak öngörmüş, ancak belirsizlik nedeniyle buz tabakalarını hesaplamalarının dışında bırakmıştı.
O zamandan bu yana, tablo endişe verici şekilde netleşti. Stokes, “Muhtemelen o aralıktaki daha yüksek sayılara, hatta daha da yükseklere doğru gidiyoruz” dedi. Ekip, bugüne kadar gözlemlenen ve ölçülenlerle başlayarak 3 kanıt sepetini inceledi. Uydu verileri, okyanusları yaklaşık 65 metre yükseltecek kadar donmuş suya sahip buz tabakalarının, daha önce tahmin edilenden çok daha fazla iklim değişikliğine karşı hassas olduğunu ortaya koydu.
Grönland ve Batı Antarktika’da eriyerek okyanusa karışan veya kopan buz miktarı, şu anda yılda ortalama yaklaşık 400 milyar ton. Bu rakam son 30 yılda 4 katına çıkarak dağ buzullarından gelen akışı geride bıraktı. Azalan buzul tabakalarını, geri dönüşü olmayan bir nokta olan dönüm noktalarının ötesine geçirmek için ne kadar küresel ısınmanın gerekeceğine dair tahminler de değişti.
Stokes, “Dünya 3 santigrat ısınana kadar Grönland’ın hiçbir şey yapmayacağını düşünürdük. Şimdi Grönland ve Batı Antarktika için dönüm noktaları konusunda fikir birliği yaklaşık 1,5 santigrat derece” dedi. 2015 Paris iklim anlaşması, küresel ısınmanın 2 santigrat derecenin çok altında, mümkünse 1,5 santigrat derece ile sınırlandırılmasını talep ediyor.
Araştırmadan elde edilen sonuçlar Communications Earth & Environment dergisinde yayınlandı.