Konuya ilişkin en son haberler mısırda yaşanan stok krizi ve dünyanın resmi olarak tarihi bir kuraklığa girmesi. Bunlar bir felaket senaryosu değil, gerçeklik. Dünya daha önce hiç olmadığı kadar büyük bir emtia kriziyle karşı karşıya. Üstelik, dehşet verici jeopolitik olayların yaşandığı bir zeminde…
Peki, durum uzman medyanın söylediği kadar kötü mü? Eğer öyleyse, bu konuda ne yapılabilir?
Evet, durum bilim insanlarının ve medyanın söylediği kadar kötü ve daha da kötüye gidiyor. İklim değişikliği, yağmur ormanlarının yok edilmesi ve arazilerin bozulması küresel gıda sistemi üzerindeki stresi arttırıyor. Bu, tüm sistemin başarısız olduğu anlamına gelmiyor.
Önemli gıda ürünleriAncak mısır, kakao ve kahve gibi gıda üreticilerinin büyük ölçüde bel bağladığı ürünler söz konusu olduğunda durum gerçekten iyi değil. Palm yağı gibi bazı ürünler, haklı olarak sorunun bir parçası olmakla suçlanıyor.
Bu nedenle Avrupa Birliği gibi küresel güçler, daha iyi arazi ve çevre yönetimi uygulamalarını zorunlu kılmak için Avrupa Ormansızlaşma Yönetmeliği (EUDR) gibi sürdürülebilirlik odaklı girişimleri hayata geçirmeye hazırlanıyor. Ancak bu yeterli değil.
ADM, Cargill, Bunge ve daha pek çok firmanın portföylerinde, zor durumdaki ürünlerin çoğuna yönelik alternatifler var. Bu, üreticiler ve tüketiciler için maliyet gibi sorunları çözmenin bir yoludur. Kaçınılmaz olarak, bir şey kıt olduğunda temel ekonomi, yani arz ve talep devreye girer.
Bu değişimi destekleyecek pek çok güçlü argüman olsa da henüz geleneksel ürünleri alternatifleriyle değiştirecek ölçek mevcut değil. Bu argümanlar arasında maliyetin yanı sıra çevresel etki ve kalite de yer alıyor.
Buna karşın, tüketiciler ve medya aşırı işlenmiş gıdalara, genetik modifikasyona karşı aşırı duyarlı. Dolayısıyla, daha fazla eğitim ve endüstrinin daha fazla şeffaflık göstermesi gerekliliğiyle birlikte aşılması gereken bir engel var.
Gıda sistemi gerçekten israfı kontrol altına alırsa, krizin büyük bir kısmı da çözülebilir. Bira üreticisi olan Beyond Belief Brewing’in kurucusu, Food Navigator’a verdiği demeçte, gıda israfını maliyet analizinin bir parçası haline getirme konusunda sektörün ne kadar başarısız olduğunu açıkladı. Firmanın inovasyon müdürü Christian Craft, dünya genelinde gıda üretiminin üçte birinin çöpe gittiğini söyledi. Sektör, yenilebilir gıda atıklarını iş modellerine dahil ediyor. Beyond Belief Brewing, atık makarnadan bira yaparak tam da bu sorunu çözmeye çalışıyor.
Tabandan gelen gıda teknolojisi şirketleriBu devasa sorunun en büyük çözümü, halen yaygın olarak bir start-up sektörü olarak görülüyor. Çözüm, tabandan gelen gıda teknolojisidir. Bunun daha fazla ciddiye alınması ve zor durumdaki ürünlere bağımlı olan daha büyük işletmeler tarafından buraya daha fazla yatırım yapılması gerekmektedir.
Neredeyse her gün, yeni alternatiflerin potansiyelini vurgulayan raporlar yayınlanıyor. Örneğin Tunley Environmental’ın palm yağı yerine kara asker sineği larvalarının kullanılmasına ilişkin son çalışması oldukça ilginç.
Gıda teknolojisinin, çoğunlukla gıda ve içecek sektörü dışındaki yatırımcılar tarafından desteklendiğine dair umut var.
Özetle, çok sayıda çözüm var. Ancak gerçekten çok geç olmadan harekete geçmek için daha çok çalışılması gerekiyor…
Gıda üretimi, büyüyen emtia krizinden sağ çıkabilir mi?
